Bazı hastalıklar insanın oruç tutmasını engellerken, bazıları ise doktor kontrolünde oruç tutmaya engel değildir. Önemli olan kişinin sağlığını riske atmaması. Bu nedenle kronik hastalığı olupda yine de oruç tutmak isteyenlerin mutlaka doktorlarına danışmaları gerekiyor. Diyabet hastaları oruç tutabilirler ancak bunun için bazı ön koşullar gerekiyor.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı Uzmanı Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, oruç tutmadan önce diyabet hastalarının mutlaka doktorlarına başvurmalarını istedi.
“Günlük şeker ölçümleri yapılmalı, iftarda karbonhidrat ve yağdan zengin gıdalar aşırı tüketilmemeli ve sahurda emilimi ve sindirimi yavaş olan kompleks karbonhidratlar tercih edilmeli.” önerilerinde bulundu.
Ramazan öncesi İstanbul’da düzenlenen toplantıda konuşan Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, diyabetin Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Birleşmiş Milletler (BM) tarafından salgın hastalık olarak kabul edildiğine dikkat çekti. Yapılan araştırmalarda Ramazan ayında Tip 2 diyabet hastası olan her 10 Müslüman’dan 8’inin oruç tuttuğunu anlatan Yıldız, dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı: “Hastalar önemli sağlık risklerine kapı açmamak için Ramazan sürecinde de hekimleriyle yakın iletişim içinde olmalıdır. Oruç tutacak hastalar evde günlük şeker ölçümleri düzenli yapmalı. Sahur ve iftarın yanı sıra saat 22.00-23.00 arasında alınacak en az bir öğün ile gün içerisindeki öğün sayısı üçe çıkarılmalı.”
Ramazan döneminde hastaların, ilaç alımlarının düzenlemesini de hekimleriyle birlikte yapması gerektiğini vurgulayan Yıldız, oruçluyken şeker değerlerinin 60’ın altına düşmesi ve 300’ün üzerine çıkması halinde mevcut durumun tekrar gözden geçirilmesini istedi. Ramazan’da oruç tutan diyabet hastalarının, hekimlerinin yakın takibinde olmasının çok önemli olduğuna değinen Prof. Dr. Yıldız, şu ikazlarda bulundu: “İftar sofralarındaki yemek miktarı fazladır. Bu da bir anda çok fazla yemek yemeyi beraberinde getiriyor. Bir kere bundan kesinlikle kaçınılması gerekiyor. Bir diyabet hastası, şekeri 60 olduğunda belli zaman içinde karbonhidrat içeren gıda almazsa şekeri daha da düşer. 60 altı bize hipoglisemiyi tanımlar ve yemek yemezse hastaneye kaldırılması söz konusu olabilir. Aynı şekilde, 300’ün üzerindeki şeker de bizim için alarm teşkil eder, 300’ün daha da yukarıya çıkması halinde de yine hastaneye yatması gerekebilir.”
