Erkeklerin kadim dostu tıraş bıçakları, doğru kullanımlarda temiz bir cilt sunabilirken, yanlış kullanımlar sonucunda da felaketler doğurabiliyor. Günümüzde geçmişe nazaran çok daha gelişmiş teknolojilerle sunulan tıraş bıçakları, asgari düzeyde tahriş ile maksimum verimlilikte bir tıraş sağlıyor.
Tarihin bilinen ilk aletlerinden olan tıraş makineleri, ilk çağlarda kesici aletler yardımı ile üretiliyor. Zaman geçtikçe cilde verdiği tahrişten dolayı, kayganlaştırıcı bitkiler ile takviye edilen tıraş makineleri, 1903 yılında ilk evrimini geçiriyor. Üzerinde iki parça bulunan Gilette tıraş bıçağı, tekrar kullanılabildiği için kısa sürede çoğu erkeğin banyosunda yerini alıyor. Ardından 1971 yılında ilk çift bıçaklı tıraş makinesinin satışına başlanıyor. Araştırmalar sonucunda ise ne kadar çok bıçak, o kadar verimli bir tıraş sonucu elde ediliyor. Böylece tıraş bıçakları, farklı materyaller ile daha keskin ve kaygan bir hal almaya başlıyor.
Piyasada, kişiden kişiye değişen cilt ve sakal koşullarına uyum sağlayabilecek birbirinden farklı tıraş bıçağı çeşitleri bulunuyor. Sert ve kuru ciltlere, tıraş sırasında cildi nemlendiren bıçaklar setleri uygun görülürken, daha yağlı ve yumuşak ciltler için çok bıçaklı takımların kullanılması öneriliyor. Tıraş bıçakları; başlık parçasının oynama açısı, bıçak sayısı ve üzerindeki bıçak teknolojisine göre farklı türlere ayrılıyor. Özellikle sıkça rastlanan çeşitlerden biri olan 5 bıçaklı tıraş makineleri, işlem sırasında sakallarınızı daha kökten alabildiği için yaygın şekilde tercih ediliyor. Sakallar yapısı itibariyle, tıraş sırasında kök içerisine çekilebiliyor. 5 bıçaklı tıraş bıçağı ise her bıçağında daha derin bir kesme işlemi gerçekleştirerek, size pürüzsüz bir cilt bırakıyor.
Tıraş sonrası tahriş başlıca; keskin olmayan bıçak ile tıraş, bıçağın sert kullanımı ve kuru tıraş olma gibi sebeplerle ortaya çıkan bir sonuç olarak biliniyor. Tıraş esnasında cilde sürülecek jel veya köpük, kıl köklerini yumuşatarak rahat bir tıraş sunuyor. Böylece işlem sonrasında ciltte oluşacak tahrişi önlüyor. Ayrıca sert ve hızlı bir şekilde tıraş bıçağı kullanmak da aynı şekilde ciltte yanmalar oluşturuyor. Jel veya köpük uygulaması sonrasında sakince ve mümkün oldukça tek hamlede tıraş olunması öneriliyor. Bıçağın körelmesi gibi durumlar da tahrişe sebep olabildiği için tıraş bıçağı yedeği bulundurmak büyük önem arz ediyor. Bir erkek tıraş olurken ortalama 170 kere bıçak ile yüzünü temas ettiriyor. Bu rakamın ortalama %72’si ise ikinci hamle, yani köpük veya jelsiz yüzeye yapılan hamle olarak biliniyor. Mach3 tıraş bıçağı ise yapısı sayesinde bu esnada oluşabilecek kesikleri önlüyor.